Büyüyen dış ticaret açığı ve alınan önlemler!



Dış ticaret açığının devasa oranlarda büyüdüğü bu koşullarda hükümet ithal edilen bin 882 malın gümrük vergilerini sıfırladı, içerideyse zammın düğmesine basıldı


Döviz kurlarındaki yükseliş, petrol fiyatlarındaki artış, siyasi istikrarsızlık ve ekonomideki toplam tıkanmalarla birlikte Türkiye ekonomisi yapısal duvarlarına çarpıp duruyor. Dış ticaret açığı devasa boyutlara ulaşıyor, ithalat oranları ihracatı katlıyor. İthal ederek üretim yapan ve ürettiğini ihraç eden Türkiye sanayisinin bu hali bağımlılık düzeyini ortaya koyuyor.

Makas büyüdükçe burjuva devletin müdahaleleri de daha bir görünürleşiyor.

En son Türkiye’de üretilmeyen bin 882 adet hammadde ürününün gümrük vergilerinin sıfırlanması bu açıdan çarpıcı bir müdahale oldu. Sıfırlanan o vergilerin kimlerden ve nasıl karşılanacağıysa açık. Bir kez daha işçi ve emekçilerin ümüğüne basılması, yeni borç dağlarının yaratılması, sıcak para bulmak için kim bilir hangi adreslere verilen sözler karşılığında bağımlılık ilişkilerinin daha bir pekiştirilmesi…

Türkiye ekonomisinin özelde de sanayinin dışa bağımlılığını ve kırılgan yapısını devletin resmi istatistik kurumu TÜİK ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın ortaklaşa hazırladıkları geçici dış ticaret verileri de açıkça ortaya koyuyor.

Bu verilere göre bile ihracat 2018 yılı Mayıs ayında, 2017 yılının aynı ayına göre yüzde 5,3 artarak 14 milyar 306 milyon dolar, ithalat yüzde 5,5 artarak 22 milyar 65 milyon dolar olarak gerçekleşti. Buna göre, Mayıs ayında dış ticaret açığı yüzde 5,7 artarak 7 milyar 759 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2017 Mayıs ayında yüzde 64,9 iken, 2018 Mayıs ayında yüzde 64,8’e geriledi.

Yılın 5 ayında ise Türkiye’nin ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,9 artarak 69 milyar 309 milyon dolara, ithalatı yüzde 17,2 artışla 104 milyar 511 milyon dolara çıktı. Söz konusu dönemde dış ticaret açığı, yüzde 41,4 artarak 35 milyar 202 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu dönemde ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 66,3 oldu.

Katar Riyali’nin Merkez Bankası (TCMB) tarafından alım-satım konusu yapılan dövizler listesine alındığı, bin 882 adet hammadde ürününün gümrük vergisinin sıfırlandığı bu koşullarda güzergahın adı öyle olmasa bile bir İMF reçetesine doğru olduğu açıktır.

Seçim sonrasında sanayinin bağımlı olduğu hammadde ürünlerine gümrük vergisini sıfırlayarak sayfayı açan hükümetin bundan sonra neler yapacağını anlamak güç değil. Keza o sıfırladığı vergilerin bütçede yaratacağı boşluğu bile bize yükleyeceği dolaylı-dolaysız vergilerle dolduracak. Nitekim bin 882 malın gümrük vergilerinin sıfırlandığı bu günlerde, ABD’nin çeşitli mallar için yükselttiği gümrük vergilerini bahane ederek içerde sayısız tüketim maddesine astronomik oranlarda zam yapmış olması bile bunun alametidir. Şimdilik bu zamlar alkol gibi ürünlere olsa da bunun ardının iğneden ipliğe her şeye zam olarak geleceği açıktır.

Burjuvaziye böylesine büyük bir kıyak yapan hükümetin işçi ve emekçilere zam, işçi kıyımı, daha fazla yoksunlaşmak dışında vereceği bir şey yoktur. Burjuvazinin kasasına doğrudan akıtılan bu paraların kuruş kuruş bizden çıkarılacağını yaşayıp göreceğiz. Meseleyse daha yaşamadan görmek ve kendi sınıfımızın diliyle konuşabilmektedir.