Akbelen Ormanı’nda doğaya ve geleceğine sahip çıkan insanlar yine saldırıya uğradı



İnsan ve doğaya dair ne varsa kar uğruna yok etmekten çekinmeyen bu çirkefliye karşı duran kesim ekiplerini engellemeye çalışan insanlar, bu sabah bir kez daha askerlerin saldırısıyla alandan çıkarıldı. Gözaltına alınanlar oldu


İnsan eliyle doğanın kıyımı, kapitalist tekellerin yağmacılığının eseri olarak Akbelen Ormanı’nda devam ediyor. Bu barbarlığa karşı direnen bir avuç köylü ve yaşam savunucusu, tekellerin güvencesi devletin zoruyla karşı karşıya kalıyor. 

Muğla Milas’ta bulunan Akbelen Ormanı’nda kömür ocağı için süren ağaç kesimi için sabah saatlerinde gelen ekipler köylüler ve ekolojistler tarafından engellendi. Sabahın erken saatlerinde kesim yapılan alana giren yurttaşlar, ormana gelen kesim ekiplerinin önünü keserek, alana girmelerine izin vermedi. Ekipler, yurttaşların üzerine araba sürerek, onları vazgeçirmek istedi. Ancak yurttaşlar alandan çıkmadı. Ardından kesim ekipleri geri çekilirken, alana asker geldi.

‘Kollarımı kırsınlar çamlarımı kesmesinler’

Bölgeye gelen askerler, alandaki yurttaşlara saldırarak, alandan çıkardı. Buna karşı kadınlar, ağaçlara sarılarak, “Çam ağaçlarımızın kesilmesini istemiyoruz, yetti artık” dedi. Çam ağacına sarılan köylü bir kadın ise, “Benim kollarımı ayaklarımı kırsınlar, çamlarımı öyle kesmesinler. Ağaçlarımızı kesmesinler diye geldik, ancak vatan hainleri geldi, çamlarımıza kıydılar. Yazıklar olsun” diyerek tepki gösterdi.

Ekolojist Gümüşel’e gözaltı

Bu grup arasında yer alan ekolojist Deniz Gümüşel, ormanlık alandan çıkarıldıktan sonra gözaltına alındı. Gümüşel, Milas ilçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.

Gazetecilere engel

Öte yandan askerler, Muğla Valiliği’nin ormanlara giriş yasağını gerekçe göstererek, idari para cezası kesiyor. Köylülerin bekleyiş ormanlık alanda sürerken, bölgedeki gazetecilerde asker ablukası altına alındı, çekim yapmaları engelleniyor.

Gözaltına alınan avukattan suç duyurusu

Muğla’daki Akbelen Ormanı’nda ağaçların kesilmesine karşı çıkan köylülerle birlikte önceki gün gözaltına alınan avukat İsmail Hakkı Atal’a ters kelepçe takılmıştı. Atal, kanuna aykırı şekilde gözaltına alındığı için kolluk görevlileri hakkında suç duyurusunda bulundu.

Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı’nda açılmak istenen kömür ocağına karşı İkizköylülerin doğa nöbeti tuttuğu alana önceki gün sabah saat 05:30’da çok sayıda jandarma ve TOMA sevk edilmiş ve bölgedeki ağaçlar kesilmeye başlanmıştı.

Ağaçların kesilmesine tepki gösteren köylüler ve çevrecilerle jandarma arasında arbede yaşanmıştı. Jandarma, ağaç kesiminin sürdüğü bölgeye gitmekte ısrar eden köylülere ve çevrecilere biber gazıyla müdahale etmiş, İkizköylülerin avukatı İsmail Hakkı Atal’ın da aralarında olduğu 8 kişi gözaltına alınmıştı. Müdahale sırasında 4 kişi yaralanırken köylü kadınlardan bayılanlar olmuştu.

İsmail Hakkı Atal’a, götürüldüğü polis merkezinde ‘kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme’, ‘görevli memura mukavemet’ ve ‘kasten yaralama’ suçları yöneltildi. Atal, burada ifade vermeyi reddederek Avukatlık Kanunu’nun 58. maddesine göre Adalet Bakanlığı’nın izni ile Cumhuriyet savcısı tarafından ifadesinin alınabileceğini söyledi. Atal ve kendisiyle birlikte gözaltına diğer 7 kişi daha sonra serbest bırakıldı.

Muğla Barosu’nda görevli avukatlar da İsmail Hakkı Atal’ın kanuna aykırı şekilde gözaltına alındığına ilişkin tutanak tuttu.

İsmail Hakkı Atal, kanuna aykırı şekilde gözaltına alındığı gerekesiyle Orman Genel Müdürlüğü yetkilileri ve Limak Holding sahibi Nihat Özdemir, polis ve jandarma görevlileri hakkında Milas Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde şunlar belirtildi:

“24 Temmuz 2023 tarihinde ormanlık alana jandarma eşliğinde kesim ekiplerinin girmesi üzerine İkizköylülerin vekili olan İsmail Hakkı Atal, İkizköy’e gelmek istemiştir. Ancak Milas’tan İkizköy mahalline giden yollarda jandarma ve polis tarafından kurulmuş olan 3 adet kontrol noktasında avukatın İkizköy sınırlarına gelmesi engellenmiştir. Şöyle ki; her bir kontrol noktasında İsmail Hakkı Atal sebepsiz bir şekilde bekletilmiş, köylülerin yanına gitmesi engellenmiştir. Bu kontrol noktalarında bir saatten fazla bir şekilde bekletilmesi, açıkça avukatın dava konusu uyuşmazlık nedeniyle müvekkilleri ile görüştürülmemesi için çaba sarf edildiği, yani avukatın görevini yapmasının engellendiği manasına gelmektedir. Keza aynı gün içerisinde köylülerin avukatı İsmail Hakkı Atal ve diğer avukatların kesim yapılan alana girerek kesim yapılan ağaçların tespiti, kesimi kimlerin yaptığına ilişkin tespit işlemleri jandarma tarafından usulsüzce engellenmiş ve orantısız olarak şiddet uygulanmış, İsmail Hakkı Atal’a ters kelepçe vurulmuş ve onunla birlikte 8 kişi, gözaltı kararı olmaksızın hürriyetleri tahdit edilerek kolluk biriminde gözetimde tutulmuştur.

‘Avukatın görevini yapmasının engellenmesi suçu’

Bu durum hem hürriyeti tahdit suçunu hem de kamu görevlisi sıfatına haiz avukatın görevini yapmasının engellenmesi suçunu oluşturmaktadır. Herhangi bir gözaltı kararı olmaksızın İsmail Hakkı Atal ve köylüler saat 15:00’ten saat 21:30 sıralarına kadar karakolda alıkonulmuştur. Karakoldan salıverilmelerinin ardından İsmail Hakkı Atal, İkizköy’e giden yolda bulunan polis ve jandarma kontrol noktasında tekrar sebepsiz bir şekilde alıkonulmuştur. 3 kontrol noktasında da tekrar tekrar GBT yapılmasına rağmen, kimliği verilmeden ‘sistem bozuk’ denilerek bekletilmiştir. Ancak diğer araçların geçişine izin verilmiştir.”

Atal, suç duyurusu dilekçesinde Nihat Özdemir’in ise “taksirle başkalarının hayatını ve mal varlığını, genel güvenliği tehlikeye soktuğunu, hakkı olmayan yere tecavüzde bulunduğunu” ileri sürdü.