20. Yüzyılın Sosyalizm Pratikleri İnsanlığın Tarihsel Mirasıdır



#DoğruMuBu’nun beşinci programında sosyalizmin prestij kaybı ve ona yeniden çekim gücü kazandırma konusu tartışıldı


H. Selim Açan ve D. Emrah Zıraman “#DoğruMuBu” adlı programın beşinci bölümünde, “Sosyalizme Çekim Gücü Kazandırmak” konusunu farklı yönleriyle ele alıp işlediler. Program 6 Kasım Perşembe saat 21:00’de GazeteAlınteri YouTube kanalı ve Instagram hesabından canlı yayınlandı.

Program, insanlığın önüne henüz aşılamamış ufuklar açan Büyük Ekim Proleter Devrimi’nin 108. yıldönümü arifesinde açıldı. Konuşmacılar, 20. yüzyıldaki sosyalizmi inşa pratiklerinin, bütün eksiklik ve hatalarına rağmen insanlığın önüne yepyeni ufuklar açtığını ve vahşice yağmalayıp korkunç eşitsizlikler üreten kapitalizmden farklı bir dünyanın mümkün olduğunu gösterdiğini belirtti.

Fethedilen zirveler

Programda, Sovyetler Birliği’nin olağanüstü başarılarına vurgu yapıldı. Bunlar arasında, Çarlık Rusyası gibi bir köylü bir ülkesinin I. Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın yıkımının enkazı üzerinde 20 sene geçmesine rağmen dünyanın en büyük ikinci ağır sanayi ülkesi haline gelmesi, Sovyet insanlarının okuma açlığı ve kitap tirajlarının yüksekliği (1936’da Puşkin’in eserlerinin 31 milyon adet basılması), sanat dünyasındaki zirveler (Kandinski, Chagal, Maleviç, Haçaturyan, Şostakoviç, Moskova Balesi), 1957’de Sputnik 1’in fırlatılması ve 1961’de Yuri Gagarin’in uzaya çıkan ilk insan olması ve dünyada ilk Sağlık Bakanlığı’nın Ekim Devrimi’nin hemen ardından kurulması yer aldı. Ayrıca, Sovyetler Birliği’nin dünyada kiraların en düşük olduğu ülke olduğu da belirtildi. Hatta ilk çipin Demokratik Almanya Cumhuriyeti’nde geliştirildiği ve Sovyet matematikçi Victor Gluşkov’un 1962’de merkezi planlamayı güçlendirmek için kullanılabilecek ilk internet ağı projesi OGAS’ı ortaya attığı da konuşuldu.

Eleştiriler ve Hatalar

Tartışmada, sosyalizmin prestij kaybına yol açan hatalar ve sorunlar da açıklıkla ele alındı. Bu kapsamda, 37-38 Yargılamaları olarak bilinen dönemde işlenen ve sosyalizmin doğasına aykırı suçlar, gizli servisin işin merkezinde olduğu ve yöneticilerinin dahi peşpeşe kurşuna dizildiği anormal süreçler, bürokratik kazmalık örnekleri (örneğin Berlin Duvarı’nın inşası) kabul edildi. Marksist bakış açısıyla, Sovyetler Birliği’nin sosyalizmi sınıfsız topluma giden bir ara dönem değil, kendi başına bir amaç haline getirmesinin ve sürekli değişime ve dönüşüme açık olmama hatasının altı çizildi.

Gelecek Vizyonu

Konuşmacılar, sosyalizme çekim gücü kazandırmak için tarihsel deneyimden dersler çıkararak ve bilimin ulaştığı düzeyi gözönünde bulundurarak sosyalizm algısını yenileme ihtiyacını vurguladılar. Sosyalizmin, kapitalizmin yarattığı felaketlere (iklim krizi gibi) karşı yalnızca bir “felaketi önleyici süpermenlik” olarak sunulmaması gerektiği, aksine kapitalizmi yok edecek ve insanlığı geliştirmenin muazzam kapasitesini gösterecek yepyeni bir toplumsal biçim olarak geleceğe dair bir vizyon ekseninde hareket edilmesi gerektiği sonucuna varıldı.