1 MAYIS’ta Taksim’deyiz!



Bugün sokak korkusu kitlesel olarak aşılmışken kimse bizden bayraklarımızı dürüp geri çekilmemizi beklemesin!


Taksim herhangi bir yer değildir! Taksim bir tarihtir! Taksim katledilen yoldaşlarımızın anısıdır!
Taksim 77 ve sonrasında kurşunlar altında inşa edilen sınıf bilincidir! Taksim, işçi sınıfının kanıyla yazdığı bir destandır!

İşçiler, emekçiler olarak açlık sınırının da altında yaşama zorlanıyoruz bugün. Her gün bir kardeşimiz iş cinayetinde can veriyor. Kadınlar güvencesizliğe, gençler işsizlik ve geleceksizliğe sürükleniyor.

Emekçiler savaşlara, yoksulluğa, faşizme mahkûm ediliyor. Örgütlenme ve sendika hakkı gasp ediliyor. Grev hakkı yasaklanıyor.

Barınma, ulaşım, sağlık, eğitim temel bir hak olmaktan çıkarılıyor.

Ve bizden susmamız bekleniyor.

Ama biz susmuyoruz! Polonez’de susmadık, Başpınar’da susmadık, Lezita’da susmadık; madenlerde, inşaatlarda, tersanelerde, metalde susmadık, Temel Conta’da susmamakta kararlıyız! 1 Mayıs’ta da susmayacağız!

Çünkü 1 Mayıs bizim günümüz! Çünkü Taksim bizim meydanımız!

Üstelik bugün sokak korkusu kitlesel olarak aşılmışken kimse bizden bayraklarımızı dürüp geri çekilmemizi beklemesin!

Bu bir alan tartışması değil bu sınıf savaşıdır! Faşist rejimin Taksim yasağı çökmüştür artık! Zaten bu yasak ne meşrudur ne de sürdürülebilir.

Barikatların aşıldığı, sokakların yeniden isyana durduğu bir tarihsel eşikteyiz. Taksim’den geri durmak artık yalnızca geri bir adım değil sınıfa ve yarınlara ihanettir!

Bu saatten sonra Taksim’e gitmemek faşizmin korkularını paylaşmak demektir!

Bu saatten sonra Taksim’i terk etmek işçi sınıfının belleğini inkâr etmektir!

İktidarın barikatı çökerken susmak utançtır!

Direnişin çağrısını duymamak tarihin dışına düşmektir.

Taksim bir tercih değil bir zorunluluktur! Taksim yalnızca bir simge değil bir mücadele hattıdır!
Taksim’i kitlesel, birleşik, kararlı bir iradeyle özgürleştirmek tarihsel bir görevdir!
Bu görev ne ertelenebilir ne ötelenebilir ne de pazarlık konusu yapılabilir.

Bu çağrı sadece İstanbul’a değil bu çağrı tüm ülkeye…
Her sokak, her fabrika, her okul 1 Mayıs alanı olan kent meydanlarına akmalıdır!
Çünkü bu yalnızca bir anma değil bu bir direniş ilanıdır!
Bu bir sınıf cephesinin yeniden inşasıdır!

Bu gelecek kuşaklara bırakacağımız bir onur meselesidir!

1 Mayıs’ta Taksim’deyiz!
Taksim işçi sınıfınındır!
Barikatları aşacak olan biziz, yasakları yenecek olan biziz, tarihi yeniden yazacak olan yine biziz!

Kahrolsun Ücretli Kölelik Düzeni!

Yaşasın sosyalizm!