Alınteri: Geçtiğimiz günlerde 7 devrimci yapı (Alınteri, Demokratik Bölgeler Partisi, Devrimci Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Mücadele Birliği Platformu, Partizan, Sosyalist Meclisler Federasyonu) birleşerek BMG’ni kurdu. Herkesin “birleşmiyorsunuz, dağınıksınız, parça parçasınız” diye eleştirdiği bu yapıların oluşturduğu Birleşik Mücadele Güçleri’nden beklentiniz nedir? Sizce bu güçler ilk olarak neye el atmalı, ne yapmalı?
STK Çalışanı / İzmir: El atılacak çok şey var aslında. Bazen memlekette topyekûn bir seferberlik ilan edilse sorunlara karşı yeridir diyorum. Sanırım ilk yapılması gerekenlerin başında bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları geliyor. Özellikle mahalle bazında gençlerin memleketin asıl problemleri, gelecek beklentileri, yoksulluk, insani değerler açısından yozlaşma ve daha bir sürü konuda insanlar bilinçlendirilmeli. Bu kapsamda artık herkesin elinden düşürmediği sosyal medya kanalları daha aktif olarak kullanılabilir. Bu çerçevede daha anlaşılır ve insanlarda merak ve ilgi uyandıran söylemler tercih edilebilir.
Gençleri kazanmak ve onları günümüzün haksızlık ve eşitsizliklerine yönelik bilgilendirmek önemli. Aynı zamanda bu çocuklar, gençler en temel yaşam hakkı olan eğitimden oldukça kopuklar. Aldıkları eğitim zaten beş para etmez. Biraz bu çocuk ve gençlerin ufkunu açacak şeyler yapmak lazım. Yine bu çerçevede yoksun ve yoksul mahallelerde var olan ve gündelik hayatı ciddi anlamda sekteye uğratan problemlerin çözümü için çalışılabilir. Bu hem gençlerle hem de insanlarla daha somut ve pratik bir bağ kurulmasını sağlayacaktır. Ardından, korkunç bir dezefarmasyon var. Bu ister istemez muhalefeti de çok etkiliyor. Bununla mücadele için araçlar düşünülmeli. Bunlarla birlikte dayanışma ve birlikte hareket etme imkanları geliştirilmeli. Bu nasıl yapılır ben de bilmiyorum.
Alınteri: Her türlü zoru ve zorbalığı kullandığı halde rejim toplumun büyük bir çoğunluğuna boyun eğdiremedi. Kürtler, kadınlar, gençler, doğasına sahip çıkan köylüler direniyor. Siz de bu dinamiklerin bir parçasısınız, bu dinamikleri bir kanalda birleştirebilmek için somut olarak herkes kendi çapında neler yapabilir, neler yapmalı?
STK Çalışanı / İzmir: Kendi çapımızda ancak çevremize daha etkili ve insan / hak temelli muhalefet kanallarını gösterebiliriz. Bunun dışında tıpkı bu devrimci yapılar gibi bir araya gelmemiz ve konuşmamız lazım. Sanırım her iktidarın en çok hoşuna giden şey parçalı ve birbirinden kopuk bir muhalefet. Ancak bu çok kısa sürede inşa edilebilecek bir şey değil. Böyle bir birlikteliği ilmek ilmek örmek gerekiyor. İllaki tüm bu yapılar, bileşenler arasında söylem farkı var. Bakış açısı farklılıkları kaçınılmaz. Yine de herkesin birlikte hareket etmesi gereken acil konular var. Belki de önce hep birlikte salonu temizleyip diğer odalara kimin yerleşeceğini sonradan kararlaştırabiliriz. Konuşmanın ve karşılıklı etkili bir iletişimin gerekli olduğunu düşünenlerdenim.
***
Alınteri: Geçtiğimiz günlerde 7 devrimci yapı (Alınteri, Demokratik Bölgeler Partisi, Devrimci Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Mücadele Birliği Platformu, Partizan, Sosyalist Meclisler Federasyonu) birleşerek BMG’ni kurdu. Herkesin “birleşmiyorsunuz, dağınıksınız, parça parçasınız” diye eleştirdiği bu yapıların oluşturduğu Birleşik Mücadele Güçleri’nden beklentiniz nedir? Sizce bu güçler ilk olarak neye el atmalı, ne yapmalı?
KHK’lı Emekçi Memur / İzmir: En önemli beklentim ilkler sıralaması yapmamak aslında. İlkler sıralaması yapmak en zor karar ve açıkçası böyle bir sıralama mümkün değil. Kadınlara, LBGTİQ’lara, ücretli emek/işçi sınıfının arasında ayrım söz konusu değildir. Söz konusu kesimler iç içe geçmiş durumda olduğundan söz hakları ve temsiliyetleri eşit olmalıdır. Sınıf bilinci konusunda temel beklentim ise beyaz yakalı herhangi bir sınıf aidiyeti olmayan kesimi içerecek bir yaklaşım sergilenmelidir. Emeğin örgütlü hareketini genişletici planlar ve uygulamalar yapılmalıdır.
Alınteri: Her türlü zoru ve zorbalığı kullandığı halde rejim toplumun büyük bir çoğunluğuna boyun eğdiremedi. Kürtler, kadınlar, gençler, doğasına sahip çıkan köylüler direniyor. Siz de bu dinamiklerin bir parçasısınız, bu dinamikleri bir kanalda birleştirebilmek için somut olarak herkes kendi çapında neler yapabilir, neler yapmalı?
KHK’lı Emekçi Memur / İzmir: Kadınları kazanamayan hiç kimseyi kazanamaz. Kadın ve LBGTİQ hareketlerinin büyük kazanım ve mücadeleleri iyi bir örnek oluşturmaktadır.
Hayatın temel noktaları her birey için ortak ve günümüz politik ikliminde temel noktalardaki eksikliklerden başlayarak politika üretmek gerekiyor. Sınıf kavramının yeniden düşünülmesi gerektiğini ve insanların bu kavramla aidiyet bağlarını nereden kuracaklarını bilmek gerekiyor. Aynı sınıfa dahil kesimlerin farklı ihtiyaçlara sahip olması farklı noktalardan politikalar üretilmesi zorunluluğunu getiriyor. Kentli orta sınıfın yok olmaya yüz tuttuğu günümüzde ihtiyaçların önem sıralamasına alınmadığı aynı derece önemli olduğu yaklaşım bir aradalık getirecektir.
Dilin önemini çok iyi anlamak gerektiğini düşünüyorum. Dil dünyayı ve kendimizi anlamak için en temel araçlardan bir tanesidir. Bu yüzden ana dil hayatımızda başat bir rol oynamaktadır.
Alınteri’nin notu: Bu iki soru doğrultusunda görüşlerinizi bizimle paylaşırsanız ortak mücadelemize katkıda bulunmuş olursunuz:
Alınteri Gazetesi 21. Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız!