25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne kadınlara dönük şiddet ve tecavüzün tavan yaptığı, çapı her geçen gün büyüyen kadın kırımıyla, çocuk işçi cinayetleriyle, onarılmaz biçimde tahrip edilen doğa talanıyla giriyoruz. Emeğimizin ucuzlatıldığı, hayatlarımızın değersizleştirildiği kitlesel yoksullaştırma ve sefalet politikalarıyla yol almaya çalışıyorlar.
Erkek egemen faşist rejim tarafından yıllardır tırmandırılan kadın ve LGBTİ+ düşmanı politikalar sadece onları hedef almıyor. Şiddetin bütün biçimleri kullanılarak girişilen bu saldırı dalgası toplumsal özgürlük özlemlerimizi de ortadan kaldırmak istiyor.
Kentte kırda, fabrikada okulda, evde işte kadına yönelik şiddetin, öldürmenin, cinsel saldırının sayılarla ifadesi çarpıyor yüzümüze her gün. Bizi açlığa, işsizliğe, yoksulluğa sürükleyen, yaşam alanlarımızı daralttıkça daraltan, eve ve aileye zincirleme amacında mesafe kaydeden neredeyse çeyrek yüz yıldır işbaşındaki bu faşist iktidardır.
Dünya genelinde her yıl en az 80 bin kadın erkek şiddetiyle katledilirken Türkiye’de gerçeğin bütününe erişmek mümkün değil. Bu coğrafyada kadın olmak, LGBTİ+ olmak şiddet görmek ve katledilmek için adeta bir gerekçedir.
Erkek egemen kapitalizmin kamudaki eli, evlerimizde, yanımızda-yöremizdeki erkek şiddetidir. Varlığımıza kasteden erkek devlet şiddeti hayatımızı karartıyor, soluk alamaz hale getiriyor, bizi hayattan koparıyor.
Emeğimize, onurumuza, hayatımıza ve haklarımıza kasteden bu saldırganlık, bizi sistem açısından “makul” hale getirmeye, sesimizi kısıp itaate zorlamaya çalışıyor. Bizi makbul kadın, ucuz emek, kutsal aile cehennemine sokmak istiyor.
Erkek egemen devlet şiddeti, her seferinde, kadınların hiçbir kalıba sığmayacak öfkesiyle karşılaşmak zorunda kalacaktır.
Çünkü korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz! Bu değişmeyecek, aksine daha da yaygınlaşacak!
Çünkü sokaklardan çekilmeyen, kendisine çizilmek istenen sınırlara teslim olmayan, her geçen gün sesini daha da büyüten, kendini ve çevresini yeni bir temelde örgütleyen bir dinamiği bastırmaya ataerkil kapitalizmin gücü yetmez!
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde yine sokaklardayız!
Yüz yıllardır bizden çalınanları geri almak için,
Sadece eşitlik arayışı değil, ezilme ve sömürülme ilişkilerinin tümünü ortadan kaldırmak için,
Hayatın her alanında en yakınlarımız tarafından cinsel, ekonomik, psikolojik ve fiziksel şiddete uğramayı kabul etmediğimiz için,
Upuzun yıllar boyunca dişle tırnakla kazandığımız hakların zerresini vermemek için,
Kadınların özgürlük mücadelesine inandığımız, irademizi varlığımızı görmezden gelenlere ayağa kalkarak haykırmak için 25 Kasım’da sokaklardayız!
Bize katıl 25 Kasım‘a birlikte gidelim, kadına yönelik şiddete birlikte dur diyelim.
Jin Jiyan Azadi!
Yaşasın Kadın Mücadelesi!

Alınteri Gazetesi 21. Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız!