Boğaziçili öğrencilerin duruşması bugün görüldü



Efrin işgalini protesto ettikleri için yargılanan 22 Boğaziçi öğrencisi bugün Çağlayan’daydı


Efrin işgaline dair üniversitede lokum dağıtılmasına karşı “İşgalin, katliamın lokumu olmaz” pankartı açtıkları için “Terör örgütü propagandası” suçlaması ile yargılanan 22 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin ikinci duruşması bugün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 32. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Duruşmadan önce Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi C Kapısı önünde öğrenciler, akademisyenler ve yargılanan öğrencilerin aileleri bir araya geldi. Burada yapılan basın açıklamasında “Son yıllarda ucu savaşa değen en ufak bir sesin büyük tepkilerle bastırıldığına tanık olduk. Fakat yine de herkesin susmaya mahkûm edildiği bu devirde bu savaşın kutlanmasına rıza göstermedik, barışın yanında olduk” dediler.

“Savaşa karşı barış/ Sermayeye karşı emek/ Boğaziçi biat etmeyecek” yazılı pankart açan öğrenciler açıklamalarında “Boğaziçi Üniversitesi yıllardır iktidarın özel sindirme politikalarına maruz kalmaktadır. Kayyum rektör atamalarından akademisyen yargılamalarına, muhalif öğrenci avlarından kampüsteki polis tehdidine kadar yoğun bir baskı altındadır. 19 Mart günü lokum dağıtma hadisesine gösterilen tepki, bu baskı politikalarını yürüten iktidar tarafından bir fırsat olarak değerlendirildi, medyanın ve Cumhurbaşkanı’nın hedef göstermesiyle biz öğrenciler okuma hakkımızın elimizden alınacağı tehdidiyle evlerden, yurtlardan, kütüphane ve kampüslerden baskınlarla alınarak cezaevine konduk” ifadelerini kullandı.

Öğrenciler, “Yargılanmamızım sebebini söylüyoruz: Çünkü faili belli kayıplara karşı 23 yıldır pes etmeyen Cumartesi Anneleri’nin, emek sömürüsüne karşı havaalanında direnen işçilerin, eril şiddete karşı duran kadınların, inkara-sömürüye-katliama karşı Kürt halkının tarafından ve açıkça söylüyoruz: Ezenler var oldukça, biz ezilenlerin yanında yer almaya devam edeceğiz. Zulüm varsa direniş de vardı; bunu biliyor ve hakikatimizi bu yönde belirliyoruz. Bizi terbiye edeceklerini sandıkları cezaevlerine karşı özgürlük şiarımızı yeniliyoruz. Başta tutuklu öğrenciler olmak üzere devrimci-demokrat siyasi tutsaklara özgürlük talep ediyoruz” diye konuştu.

Daha sonra ise 30 öğrencinin yargılandığı duruşma salonunda basın ve ailelere 15 kişilik yer ayrıldı. Salonun küçük olması nedeniyle birçok aile dışarda kaldı. HDP milletvekilleri Hüda Kaya ve Erkan Baş da duruşmayı izlemeye gelenler arasındaydı.

Duruşmada daha önce dinlenmeyen ve ilk duruşmadan sonra dosyaya eklenen 8 sanığın savunmaları alındı. Öğrencilere bir önceki duruşmada olduğu üzere; atılan sloganlar, karşı grupla olan tartışmalar ve görüntülerle ilgili sorular yöneltildi. Öğrencilerin avukatları gözaltında işkence ve kötü muamele şikayetlerini hatırlattı. Bu sırada Mahkeme başkanı “Bizim önümüzde gerçekleşmedi. Toplayın delilleri Savcı’ya suç duyurusunda bulunun” yanıtını verdi. Avukatlar da mahkemeye araştırma ve ihbar yükümlülüğü olduğunu hatırlattı.

Öğrencilerden İrem Gerkuş ifadesinde “Eylemi gördüm ve katıldım. Politik bir eleştiri verdiğimi düşünüyorum. Terör propagandası yapmadım. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Öğrencilerin ifadeleri şöyle:

Elifnur Aybaş: Terör örgütü propagandası yaptığımı düşünmüyorum. Beraatimi ve yurt dışı yasağımın kaldırılmasını aksi taktirde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını (HAGB) kabul ediyorum.

Ozan Yaman: Eyleme katıldım. Slogan atmadım. Suç olduğunu düşündüğüm için değil, siyasi olarak katılmadığım için atmadım. Karşı tarafla fiziksel münakaşaya girmedim. Beraatimi talep ediyorum. Aksi takdirde HAGB’yi kabul ediyorum.

İdil Ugut: Eylemi gördüm katıldım, suçlu olduğumu düşünmüyorum. HAGB’yi kabul ediyorum.

Bektaş Deneri: Eylemi gördüm, katıldım. Slogan attım. Suç işlediğimi düşünmüyorum. Beraatimi talep ediyorum. HAGB’yi kabul ediyorum.

Ekim Devrim Çapartaş: Ölümleri şenlik gibi kutlamalarına karşı çıktığım için terör örgütü propagandası ile suçlanıyorum, ben sadece yaşamı savundum.

Oğuzcan Ünlü: Sınavım için ders çalışıyordum. Lokum dağıtan grubun karşısında protesto eden grubu görünce katıldım, suç teşkil edecek bir slogan atmadım. Sol görüşlü demokrat biriyim, okulumuz özgür bir ortamdır.