Ulaştırma Bakanlığı bu işçi mezarlığını yere göğe sığdıramadı



Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, 3. Havalimanı şantiyesiyle ilgili soru önergesine verdiği yanıtta bu işçi mezarlığını yere göğe sığdıramadı


İGA ortaklarından Cengiz ve Limak’ın eski CEO’su, şimdinin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan’ın başında olduğu Bakanlık, bir kez daha patronların aleni avukatlığını yaptı. Kendisinin bıraktığı daha doğrusu yapmadığı denetimlerin hesabını vermek yerine, bir sömürü cehennemi olup, işçi mezarlığına dönüşen 3. Havalimanı şantiyesinde her şeyin güllük gülistanlık olduğunu açıkladı.  Sözkonusu işçi ölümlerinin çoğunun “doğal ölüm” olduğunu belirtti, iş cinayetlerinin sorumluluğunu “dikkatsiz işçilerin” sırtına yükledi.

Havalimanı şantiyesindeki on binlerce işçinin “Köle değiliz işçiyiz!” diyerek isyan ettiklerin günlerin hemen ardından “işçiler haklıydı” diyerek özür dileyen İGA Genel koordinatörü Kadri Samsunlu’nun sözlerinin ardından kısmen sorumluluk yüklenen çelişkili açıklamalar yapan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bu sefer hiç kıvırmadan gerçek sınıf kimliğiyle konuştu ve patronları yere göğe sığdıramadı!

Basına yansıyan bilgilere göre Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun İstanbul Yeni Havalimanı’na ilişkin soru önergesine verdiği yanıtta, havalimanı inşaatında 200 bin 460 kişinin şantiyede çalışırken, “Tüm önlemler alınmış olmasına rağmen 30 kişi iş kazaları sebebiyle, 25 kişi de doğal ölümler sonucu hayatını kaybetti, doğal nedenlerle meydana gelen ölümler de iş yerinden ve işverenden kaynaklanmadı” dedi.

Yasa gereği 130 iş güvenliği uzmanı olması gerekirken 382 iş güvenliği uzmanının bulunduğu belirtilen yanıtta, “Ayrıca 42 iş hekimi olması gerekirken 47 iş yeri hekiminin ve 26 diğer sağlık personeliyle birlikte, 168 adet paramedik, ATT, hemşire, laborant, odyometrist, radyoloji teknikeri ve diğer branşlarda da görevlendirilen sağlık personeli ile hizmet verildiği, bunun yanı sıra biri merkez olmak üzere toplamda 8 adet revir bulunduğu ve revirde 7/24 esasına göre hekim bulunuyor” denildi.

Bugüne kadar verilen eğitimlerle olası kazaların da önüne geçildiği öne sürülen yanıtta, “Akpınar Yerleşkesinde kalan çalışanlar için geniş imkanları olan sosyal yaşam alanlarının oluşturulduğu ve çalışanların iş dışında vakit geçirebilecekleri kafeterya, spor merkezi, halı saha ve basketbol alanları, mescit, berber, televizyon odası, kuru temizleme, market, sinema vb. alanların mevcut olduğu” ifadeleriyle pembe tablo çizdi.

Çalışma şartlarına isyan eden işçilerin gözaltına alınmasına ilişkin üçü tutuklu 61 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşmasında 30 işçinin tahliyesine, 1 işçinin ise tutukluluk halinin devam etmesi yönünde karar çıktığı kaydedildi. İşçi ölümlerinde yaşanan ihmal ve kusurların tamamı işçilere yıkılırken “Yasak olduğu halde göle aşırı yaklaşma, tedbirsizlik, dikkatsizlik, hız ihlali, şerit ihlali” olarak gösterildi.