Türkiye’yi duble yollarla, raylı taşımacılık sisteminin yaygınlaştırılmasıyla kalkındırdığıyla övünen AKP’nin bu “kalkındırmayı” insan canını hiçe sayan bir kar ve yağma mantığıyla gerçekleştirdiği her kritik olayla bir kez daha doğrulanıyor. 13 Aralık 2018 tarihinde gerçekleşen ve dokuz insanın ölümüyle sonuçlanan Ankara-Konya seferini yapan Yüksek Hızlık Tren (YHT) faciasının arkasında da aynı mantığın sözkonusu olduğu bizzat AKP’li bakanın bir soru önergesine verdiği yanıtla açığa çıktı.
Çorlu’dan sonra gerçekleşen bu facianın, sözkonusu hattın sinyalizasyon gibi kritik bir donanımın tamamlanmadan açılmasıyla doğrudan ilişkili olduğu söylenmişti. AKP’li yandaş şirketlerin CEO’luğundan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na getirilen Mehmet Cahit Turhan ise pişkince çıkıp sinyalizasyon sisteminin çok da gerekli olmadığını iddia etmişti. Dokuz insanın canına malolan facia ise makinistlere ya da diğer demiryolu emekçilerinin dikkatsizliğine maledilmeye kalkışılmıştı.
Hiçbir açıklamada hattın tüm donanımı tamamlanmadan açılmasının yanıtı ve nedenleri konusunda tek bir satır edilmemişti. Bu yanıt, Ulaştırma Bakanlığı’nın gayri ihtiyari de olsa CHP Zonguldak Milletvekili ve KİT üyesi Deniz Yavuzyılmaz’ın “kazayla” ilgili soru önergesine dönük cevabında verildi.
Altyapısı tamamlanmadan kullanıma açılarak 9 yurttaşın ölümüne sebep olan kaza sonrası verilen soru önergesinde, Ulaştırma Bakanlığı, yolcu başına 1.5 dolar+KDV garantisi olduğunu açıkladı. Köprüleri, yolları, havalimanlarını… yap-işlet-devret modeliyle yapan, bu arada yandaş şirketleri ihya ederken üstüne bir de gelecekteki ihyalar için halkı adeta ipotek altına aldıran AKP YHT’yi de aynı mantıkla inşa etmişti.
Sayısız yandaş şirketin yağma alanı haline getirilen bu projenin tamamlanmadan açılması da yine aynı yağmacı mantığın doğal bir sonucuydu.
CHP Zonguldak Milletvekili ve KİT üyesi Deniz Yavuzyılmaz’ın soru önergesine verilen yanıt da bunun tipik ifadesidir.
Yavuzyılmaz verilen yanıttan sonra, “Kazanın nedeni, verilen yolcu garantisi bedelinin karşılanması için altyapı ve sinyalizasyon eksikliğine rağmen, Hızlı Tren Garı ve hattının işletmeye açılmasıdır’‘ şeklinde konuştu.
Bakanlık: Yolcu başına 1.5 Dolar+KDV garantisi ödendi
Ulaştırma Bakanlığı’nın, Yavuzyılmaz’ın TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda yönelttiği sorularına verilen yazılı yanıtta şunlar belirtildi:
Proje kapsamında devlet tarafından 14 yıllık süre için yolcu garantisi verilmiştir. Yolcu garantisi içinde kalan rakamlar için yolcu başına 1.5 USD+KDV ödeme yapılacaktır. 29 Ekim 2016 -29 Ekim 2017 tarihleri arasında Ankara Yüksek Hızlı Tren Gar çıkışlı 2 milyon 207 bin 230 yolcu üzerinden, 3 milyon 662 bin 265 dolar artı KDV ödenmiştir.
‘Fahiş fiyatlarla yolcu garantisi verilmiş’
Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Ulaştırma Bakanlığı’ndan gelen cevabın, bir itiraf olduğunu söyleyerek şunları ifade etti:
Marşandiz Tren İstasyonu bölgesindeki çoklu ray sisteminin başlangıç noktası olan Ankara YHT Garı, 29 Ekim 2016’da kamu-özel işbirliği projesi olarak kullanıma açıldı. Yapılan sözleşmeye göre 20 yıl 6 ay işletme süresi bulunan YHT Tren Garı’nın kamuya devri 2036 yılında yapılacak. 14 yıllık süre için fahiş fiyatlarla yolcu garantisi verildi. Bu nedenle, 29 Ekim 2016-29 Ekim 2017 tarihleri arasında Ankara YHT Gar çıkışlı yolcular üzerinden 3 milyon 103 bin 615 $+KDV, özel teşebbüs firmalarına ödendi.
‘Yolcu garantisi nedeniyle tamamlanmadan açıldı’
Ankara YHT Garı’na bağlı tren yolu hatlarının altyapısı tamamlanmadığı ve sinyalizasyonu yapılmadığı halde maalesef verilen yolcu garantisi nedeniyle tehlikeli bir şekilde kullanıma açıldı. Ankara YHT Garı açılışı seçim malzemesine dönüştürüldü. Bu seçim malzemesi de Marşandiz İstasyonu’ndaki kaza ile faciaya dönüştü. TCDD yaptığı bu sözleşmelerle sadece yolcu garantisi vermemekte, aynı zamanda ölüm garantisi vermektedir.
Alınteri Gazetesi 21. Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız!