Alınteri Gazetesi 21. Yüzyıla Sosyalizmi Yazacağız!
SORUMLULUK
“Dünya Susmuşsa Suç Benimdir
Fethiye Çetin
Ne yapabiliriz? Herbirimiz tehditlere gebe günümüz dünyasında en azından bu tehdidin yok edilmesi için ne yapabiliriz diye soran Levi, Nazi kamplarında insanlar arası dayanışmanın devre dışı bırakıldığına ve bunun ürkütücü sonuçlarına dikkat çekiyor. Sebastian Hafner bu konuda şunları söylüyor. Her hayvan türünde görülen ve varoluş mücadelesinde hayatta kalabilmelerini mümkün kılan tek şey olan aralarındaki dayanışmayı insan türünde devre dışı bırakmayı ve insanın normal olarak hayvan dünyasına yönelttiği yırtıcı hayvan içgüdülerini kendi türüne yönlendirmeyi, koca bir halkı, bir vahşi köpek sürüsü gibi insanlara karşı azdırmayı hedefleyen bir deneme.
Dayanışma temas demektir. Önemlidir. Tahakküm yapıları bireyler arasındaki teması önlemekle başlar işe. Karşılaşma alanlarımız, karşılıklı konuşma alanlarımız yok edilmiştir. Diğerleriyle birlikte bir kolektif alan açarak bozabiliriz bu oyunu. Dayanışma için, konuşmak için karşılıklı gelebileceğimiz, birlikte düşünebileceğimiz, birbirimizi dinleyebileceğimiz alanlar gerekir. O halde ne yapabiliriz? Elimizden alınan karşılaşma alanlarımızı yeniden ve nasıl kurabileceğimizi tartışmakla başlayabiliriz işe. Belki yargı yetimizi, karar verme yetimizi yeniden kazanabileceğimiz karşılaşmaları, tartışmaları teşvik etmeliyiz. Geleceğimizi kurmak için buna ihtiyacımız var. Nilgün Toker ne yapmalıyız sorusuna şöyle cevap verir
“Bir olay oluyor ve o olaya kayıtsız kaldığınız anda totalitarizmin yarattığı insanlarsınız. Totalitarizmin yarattığı insan olmaktan sizi çıkaracak tek şey kayıtsızlığınızı aşmaktır. Kayıtsız kalarak kendinizle insanlıktan çıkarıcı suç faaliyetlerinin suç ortağı, onaylayıcısı olursunuz. İnsan kalmanız için kayıtsızlığı aşmanız lazım. O yüzden insan olma inadı ve kararlılığı ile kayıtsızlığı aşmamız, düşünme kapasitemizi geri kazanmamız, yargı gücümüzün bağımsızlığını engelleyenlere karşı durmamız önemlidir.”
Zira toplumların kayıtsızlığı, devletlerin resmi tarih anlatını, geçmişi unutturma, red ve inkar politikasını haklıydık, yaptık, yine yaparız aşamasına taşıyor. İnkarcılık kendini yeniden üretiyor. Pasif bir neofaşizm geçmişin işlenmesine dair en küçük tartışmayı kapatıyor. Herkesi utanç duymaktansa bu şiddetle özdeşleşmeye, göğsünü gere onu sahiplenmeye çağırıyor” diyor Özgür Sevgi Göral.